cupure logo
geldikararıdepremgünbaşkanıtürkiyeyangınormanyaşındakikomisyon

Valeye araç verme zorunluluğu var mı? Hukukçu Hadi Dündar CNN TÜRK'te yanıtladı

Olay, 28 Temmuz'da, Celal Bayar Mahallesi'ndeki otelin kapalı otoparkında meydana geldi. Otelden çıkış yapan Selen Yalaz, otomobilini istedi. Otelde vale olarak çalışan F.T., kapalı otoparktaki otomobili çıkarmak isterken kaza yaptı. 7 milyonluk araç perte çıktı! Otele bıraktığı arabasını almak için döndü, şoke oldu Çarpmanın şiddetiyle otomobilde hava yastıkları açılırken, araca pert raporu verildi. Polis memuru tarafından tutulan tutanakta, F.T.'nin araçla otopark içerisinden sola dönüş için manevra yaparken sürüş hakimiyetini kaybederek beton sütuna aracın sağ ön kaput, ön tampon, sağ çamurluk kısımlarıyla çarpması neticesi tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği belirtildi. Kaza, otoparkın güvenlik kameralarına da yansıdı. Görüntülerde F.T.'nin otomobile bindikten sonra hızla dönüş yapıp direksiyon hakimiyetini kaybettiği ve kolona çarptığı anlar yer aldı. KAZA SONRASI SORUMLU KİM? Peki valeye araç verme zorunluluğu var mı? Kafe, restoran ve otellerin vale hizmetleri denetleniyor mu? Hukukçu Hadi Dündar, CNN TÜRK canlı yayınında Burçak Bozkuş'a değerlendirmelerde bulundu. Dündar'ın açıklamaları şöyle; Vale hizmeti verecek olan şahsın öncelikle bir yeterlilik belgesi alacak. Bu yeterlilik belgesini alırken, psikolojik olarak, psikoteknik anlamında da bir yeterliliğe sahip olup olmadığı inceleniyor ve bunun sonucunda bir rapor düzenleniyor kendisiyle ilgili. Çünkü alınan araca zarar vermemesi gerektiğinin farkında olması gerekiyor. Kendisine yüklenen görevi tam anlamıyla yerine getirebilmesi adına. Çünkü vale hizmeti veren şirketin çalıştırdığı valenin karıştığı bir kazada ya da oradaki kendisinden kaynaklanan bir sorunda, sorumlusunun kim olabileceğini de aynı zamanda ortaya çıkarmamız gerekiyor. Burada da şöyle bir durum ortaya çıkıyor: Valenin karıştığı kazadan doğan zarardan, öncelikle vale şirketi, vale şirketiyle beraber işletme sorumlu olmaktadır. Çünkü vale şirketi, işletmenin yardımcı kuruluşudur. Ana konu, işletmedir. İşletme dediğimiz; gittiğiniz restoran, gittiğiniz otel... İlk sorumlu işletmedir. İşletme burada tamamen sorumlu olacaktır. Fakat işletmenin, vale hizmeti veren şirketle arasında bir sözleşme yapması gerekiyor. Vale hizmeti verilirken, yani vale hizmetini verebileceğini eğer ruhsatında işletmişse bu vale hizmetini verebiliyor. Vale hizmetini veriyorsa, vale şirketiyle bir sözleşme de yapması gerekiyor. Aynı zamanda sigorta da yapması gerekiyor. Bu, kazaların önüne geçmek adına... Yani burada doğan zararın kim tarafından ödenmesi tartışması yaşanmasın diye, valenin karıştığı kazalarda burada eğer kusur valede ise, sigortadan karşılanması gerekir. Vale hizmeti veren şirketin yaptığı sigortadan bir karşılanma durumunun söz konusu olması gerekiyor. 'VALE ALANININ BELLİ OLMASI GEREKİR' Burada tek bir kriterde araç sahibi sorumlu olabiliyor. O da nedir? Gizli bir sorunu varsa, aracın daha önce bir sorunu varsa ve bu sorun kayıt altına alınmış; ancak bunun tamiratı için gerekli işlemleri yapmamışsa — bu da yargılama sonucunda alınacak bilirkişi raporlarının neticesinde ortaya çıkıyorsa — o zaman aracı teslim eden kişinin de bu işlemlerden sorumlu olabileceğidir. Aksi takdirde, bütün diğer kısımlarla ilgili hem vale şirketi hem de işletme, müteselsilen birlikte, müştereken bu işten sorumlu olabilecektir. Vale hizmeti verecek şirket, öncelikle bir vale noktası belirlemek zorunda. Bu vale alanının belli olması gerekir. Yani gelen sürücünün bu vale alanının olduğunu bilmesi... Aynı zamanda ücretsiz bir otopark var. Ücretsiz otoparkın nerede olduğunu da göstermesi gerekiyor, açıklayıcı bir şekilde, bilgilendirecek şekilde. Vale hizmetini verecek olan şahsın yakasında tanıtıcı bir kart olması gerekir. Vale hizmeti veren şahıs bir yelek giyecek. Bu yeleğin üzerinde "vale" ismi yazılacak; aynı zamanda o işletmenin logosu da olacak. Yani aynı vale, birden fazla işletmenin valeliğini yapıyorsa da orada belli olmuş olacak ki siz hangi işletmeye geliyorsanız, o işletmenin valesine aracınızı teslim etmeniz gerekir. MAĞDURUN ZARARI VALEDE Mİ, ŞİRKETTE Mİ? Öncelikle işletmeye gidiyoruz.Diyor ki: “Ben valeyle bir sözleşme imzaladım. Sözleşmeden dolayı valenin şu sigortası var. Bu sigortadan dolayı da bu zarar giderilsin,” diyor. O zaman da o sigorta da gideriyor. Mesela; aracımızda genelde değerli eşyalarımız oluyor ya da özellikle görevden dolayı silah taşımak zorunda oluyoruz. Aracın anahtarını veremiyoruz yani. Ya da verdiğimizde bile yanında bekliyoruz, park etsin. Park ettikten sonra anahtarı tekrar bize getirsin diye. Çünkü aracın içerisinde bir şey çalındığında ya da bir şey alındığında ispatı mümkün olamıyor ne yazık ki. Mümkün olamadığından dolayı da karşı taraftan rücu edemiyorsunuz. Yani ondan talep edemiyorsunuz. Ondan dolayı da ne yazık ki, mümkün mertebe valelerle ilgili eğer valeye veriyorsanız aracınızı, bir fiş düzenlenmesi gerekiyor. Bir fiş almanız lazım. SMS varsa SMS almanız gerekiyor. VALEYE ARACINI VERENLER NELERE DİKKAT ETMELİ? Öncelikle vale bir kıyafeti var mı, yok mu? Hangi işletmenin valesi mi, değil mi? Onun belli olması gerekir. Vale ücretinin belli olması gerekir. Nereye gittiyseniz, diyorsunuz ki orada bakın eğer işletmenin valesi mi, başka bir yerin valesi mi diye üzerinden kontrol etmek mümkün. Kesin görülmesi gerekiyor. Yönetmelik diyor ki; Sürücünün görmesi gereken bir şekilde büyük puntolarla yazıyor olması gerekiyor. Giydiği kıyafet üzerinde bunun görünüyor olması lazım. Bu birincisi. İkincisi ve en önemlisi olan: Bir SMS, bir e-posta, bir e-fatura ya da bir fiş alınması gerekir ki hangi vale hizmetine, hangi vale şirketine, aracınızı hangi tarihte, ne zaman teslim ettiğinizi ortaya koymanız adına... Özellikle yönetmelik diyor ki: Aracın içerisinde özel bir eşyanızı bırakmayın. Ancak özel bir eşyanız içeride kaldığında ve kaybolduğunda bunu nasıl talep edebiliyorsunuz? Aracı teslim ederken, eğer o SMS’in içerisinde, o fişin ya da o faturanın içerisinde “Aracın içerisinde şu şu malzemem de var” şeklinde belirtmişseniz, alırken de kontrol ettiğinizde eksikse o zaman vale sorumlu olabilecektir yani. Onun için bir sorunla karşılaşıldığında, ilk olarak talep edilmesi gereken yer kesinlikle şirkettir, işletmedir İşletmeden sonra vale şirketidir. Vale şirketinden sonra da şahıstır. Birlikte, müteselsilen, müştereken bu şahıslar bu zarardan sorumlu olabilecektir. Ancak burada ceza hukukunu biraz daha farklı bir yere koymamız gerekir. Eğer aracı süren kişi birine zarar verirse, kaza yaparsa, yaralama ya da başkasının malına zarar verirse ya da aynı zamanda aracın içerisinde başka bir suça karışırsa, o zaman suçun şahsiliği gereği, aracı kullanan kimse o araçta da ne olacaktır? Sorumlu olacaktır o şahıs. Sigorta yaparken dikkat etmesi gereken bir nokta daha var. Bakın, bu aracı kazaya karışan şahıs, üçüncü şahıs. Eğer sigortanız ya da kaskonuz, üçüncü şahsın karıştığı kazaları karşılayamayacak seviyedeyse, o zaman aracınızı ne yazık ki karşılayamıyor sizin kaskonuz ya da sigortanız. Ancak kaskonuzu yaparken ya da sigortanızı yaparken “Üçüncü kişinin karıştığı kazaları da tazmin edecektir” diye bir ibare eklenirse, o zaman burada mağdur ne yapacaktır? Hemen kasko şirketine verip aracını yaptıracaktır ya da değiştirecektir. Böyle herhangi bir kazaya karışsa bile, herhangi bir durum olsa bile, bu ibare eklenirse karşılanacaktır 'DÖRT HAVA YASTIĞI AÇILMIŞ' Otomobilin sahibi Selen Yalaz ise DHA muhabiri Tolga Tahçı'ya yaptığı açıklamada, olaydan 45 dakika sonra durumun kendisine söylendiğini belirterek, "Aracımı istedikten sonra 20-25 dakika bekledim. Bir sorun olup olmadığını sordum. Çünkü benden sonra gelenlerin araçları teslim ediliyordu. 45 dakika sonra gerçeği öğrenmek için tepki göstermeye başladım. Ardından gece müdürü olduğunu öğrendiğim biriyle otoparka indik ve aracımın halini gördüm. 4 hava yastığı patlamıştı ve araç perte çıkmıştı" dedi. 'VALE ÜCRETİNİ GERİ VERMEDİLER' Sürecin hukuki yollarda takipçisi olacağına vurgulayan Yalaz, "Türkiye'de ne yazık ki vale terörü var. Türkiye'de vale yüzünden başına böyle bir olay gelen ilk kişi değilim, muhtemelen son kişi de olmayacağım. Evet adı üzerinde 'kaza'. Görüntüleri izlediğimde arabam hunharca kullanılmış. Otoparkta yüksek hızla vale aracı kullanmış. Bunu da geçiyorum otelin müdürü bana, 'Olur böyle şeyler' diyor. Sonrasında otelin sahiplerinin, 'Bizim valeler duvarda bir şey denemiş' dediğini duyuyoruz. Hukuki olarak tüm haklarımı arayacağım. Lütfen Çeşme'de bu otele aracınızı vermeyin. Aracım 5 saat orada kaldı. Aracım perte çıktığı için ikame araç istedik ama olumsuz cevap geldi. Hem büyük bir mağduriyet yaşadık hem de krizi yönetemediler. Üstüne üstlük benden 400 lira vale ücreti alındı. Olay sonrasında geri bile vermediler. Hukuki olarak takipçisi olacağız" diye konuştu.

Yorumlar

Son Dakika Haberleri