Doğu ittifakı görücüye çıktı

Dünyanın gözü Çin’in başkenti Pekin’e çevrildi. Batı dünyasını karşısına alan Çin ve Rusya gibi ülkelere Hindistan ve Kuzey Kore gibi ülkelerin de katılımıyla gerçekleşen toplantılar, özellikle ABD tarafından dikkatle izleniyor. Bugün düzenlenecek görkemli askeri geçit töreni öncesi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un gibi isimler Pekin’e gelirken, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, adeta bir diplomatik gövde gösterisi gerçekleştiriyor. Şi Cinping ve Rus mevkidaşı Putin, dün ikili görüşmelere başladı. Görüşmelerde dostluk mesajları paylaşılırken, iki ülke arasında enerji, teknoloji, bilim ve sağlık alanlarında 20’den fazla iş birliği belgesi imzalandı. Vizesiz seyahat anlaşması da imzalayan Rusya ve Çin, böylece gelecekteki ortaklıklarına ilişkin adımlar atmış oldu. Dostluk mesajı Putin, görüşmeler öncesi yaptığı açıklamada, ülkeler arasındaki ilişkilerin “eşi benzeri görülmemiş bir seviyede” olduğunu belirtti. Şi ise, “eski dostum”diye hitap ettiği Putin ile “Çin halkının Japon işgaline karşı verdiği Direniş Savaşı’ndaki Zaferi ve Dünya Anti-Faşist Savaşı’ndaki Zaferi’nin 80. yıldönümünü kutlayacaklarını”ifade etti. “Çin-Rusya ilişkileri, uluslararası konjonktürün sınamalarına dayanmış ve devletler arası ilişkilerde bir model haline gelmiştir. Daimi iyi komşuluk, dostluk, kapsamlı stratejik etkileşim, karşılıklı fayda ve kazan-kazan iş birliği örneği” diyen Şi, “Ulusal kalkınma ve refah konusunda birbirimizi desteklemeye, uluslararası adalet ve eşitliği kararlılıkla savunmaya, daha adil ve makul bir küresel yönetişim sisteminin oluşturulmasını ilerletmeye hazırız” diye konuştu. Öte yandan Çin devlet medyası, Şi ve Putin arasındaki görüşme sırasında Ukrayna krizi veya Alaska görüşmesinin ele alındığına ilişkin hiçbir bilgiye yer vermedi. ‘Saldırı planı yalan’ Putin, ülkesinin Avrupa’ya saldırı planları olduğuna dair çıkan haberlerle ilgili, “Rusya’nın kimseye saldırma niyeti yok” dedi. Gözler törende Şi, bugün Çin’in şimdiye kadarki en büyük askeri geçit törenine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Putin, Kim ve Modi’nin de dahil olduğu 26 devlet başkanını ağırlayacak olan Pekin’in Tiananmen Meydanı’nda tüm hazırlıklar tamamlandı. Bugün, diplomasi alanında ABD’ye karşı gövde gösterisine çıkan Çin’in herhangi bir çatışmada da Washington ile rekabet etme konusundaki artan yeteneğini sergilenecek. Geçit töreni Çin’in gücünü ve Şi’nin dünya lideri olarak nüfuzunu gösterirken, aynı zamanda ülke içinde gurur ve vatanseverlik mesajı da veriyor. Özel treniyle geldi Çin’deki tören, Kuzey Kore’yi çok nadiren çıkan Kim Jong-un için büyük önem taşıyor. Zira Kim, ilk kez diğer devlet liderlerinin de bulunduğu bir zirveye katılmış olacak. Bu Kuzey Kore’nin ABD Başkanı Donald Trump’a, artık eskisi gibi izole edilmiş olmadığını göstermek için büyük bir fırsat olarak görülüyor. Kim’in katılımı Şi için de Trump’a karşı diplomatik bir zafer. Kuzey Kore lideri Kim Jong-un dün özel treniyle Çin’e vardı. Kim, zırhlı treni yurtdışı ziyaretlerini gerçekleştirirken kullanıyor. Filo yeniden yola çıktı Gazze’deki ablukayı kırmak ve bölgeye insani yardım ulaştırmak amacıyla 44 ülkenin desteğiyle oluşturulan ve İspanya’nın Barselona kentinden yola çıktıktan sonra kötü hava koşulları nedeniyle geri dönmek zorunda kalan “Küresel Sumud Filosu”nun, yeniden açıldığı bildirildi. İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg’in yanı sıra İrlandalı aktör Liam Cunningham, İspanyol aktör Eduard Fernandez ve Türk aktivistlerin de bulunduğu teknelerin, bir kez daha Gazze’ye doğru yola çıktığı, sivil yardım filosuna İtalya, Yunanistan ve Tunus’tan da teknelerin katılacağı kaydedildi. Hazırlık yapan ordu huzursuz İsrail ordusu, Gazze kentinin tamamını işgal etmeye yönelik planları çerçevesinde hazırlıklarını son aşamaya getirirken, rezerv askerlerin bir kısmının, çağrılara olumsuz yanıt verdiği öne sürüldü. İsrail ordusunun, Gazze kentini işgal için başlattığı saldırılar kapsamında kimi kaynaklara göre 40 bin kimi kaynaklara göre de 60 bin yedek askeri kademeli olarak silah altına almaya başlayacak. İsrail merkezli “Maariv” gazetesi, ordunun, ilk etapta 15 bin askerden oluşan 5 yedek tugayı hazırlıklar kapsamında göreve çağıracağını yazarken, ülkenin Savunma Bakanı Israel Katz da, “Onbinlerce yedek asker, ulusal çağrı sonrası Hamas’ın etkisiz hale getirilmesi ve tüm rehinelerin dönüşünü sağlamak üzere evlerini, ailelerini ve işlerini bıraktı” ifadelerini kullandı. Yedek askerlerden oluşacak tugaylar, düzenli askerlerin Gazze kentinin işgali için yapılacak saldırılara katılmasına imkan tanımak için Lübnan, Suriye ve işgal altındaki Batı Şeria’ya konuşlandırılacak. Yedek askerler 3 ya da 4 gün sürecek bir eğitime tabi tutulacak. Retçiler var Bununla birlikte İsrail medyası, yüzlerce yedek askerin, çağrılmaları halinde savaşa katılmayacakları öne sürüldü. “Times of Israel” gazetesinin haberine göre, 365’ten fazla yedek asker, başkent Tel Aviv’de bir basın toplantısı düzenleyerek, “Başbakan Binyamin Netanyahu’nun savaşına” katılmayacaklarını söyledi. Nitekim orduda bir kısım yönetici de, Gazze kentini işgal kararının, Başbakan Netanyahu’nun siyasi amaçları için alındığını savunuyor. ‘Destek zayıfladı’ Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, ABD Kongresi’nde İsrail’e verilen desteğin, 20 yıl öncesiyle kıyaslandığında zayıfladığını söyledi.Tel Aviv yönetiminin Gazze’ye yönelik saldırılarını “bir an önce bitirmesi gerektiğine” işaret eden Trump, mevcut durumun İsrail’e “zarar verdiğinin” altını çizdi, “Savaşı kazanıyor olabilirler ama halkla ilişkiler dünyasını kazanmıyorlar” dedi. Ölümler devam ediyor İsrail’in dün Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 20 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı. Filistin Enformasyon Merkezi, ölenlerden 5’inin çocuk olduğunu bildirdi. 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail saldırılarında ölenlerin sayısı 63 bin 557’ye yükseldi.Filistin Sağlık Bakanlığı da, son 24 saatte 3’ü çocuk 13 Filistinlinin daha açlık ve yetersiz beslenmeden yaşamını yitirdiğini açıkladı. Belçika da Filistin’i tanıyacak Belçika Dışişleri Bakanı Maxime Prevot, ülkesinin, bu ay yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistin Devleti’ni tanıyacağını duyurdu. Belçika’nın soykırım riskini önleme yükümlülüğü dâhil uluslararası sorumluluklarının olduğunu hatırlatan Prevot, kararın “İsrail halkını cezalandırmak değil, İsrail hükümetinin uluslararası ve insancıl hukuka uymasını sağlamak ve sahadaki durumu değiştirmeye çalışmak için” olduğunu belirtti. Avustralya, Fransa, Kanada ve İngiltere de Filistin’i tanıyacağını duyurmuştu.